Türkiye’deki bazı liberal kalemler hâlâ AKP hükümetinin
demokratikleşme yolunda olduğunu iddia etmeye devam ediyorlar. En güçlü kanıt
olarak da, »Balyoz Davası« sonuçlarını gösteriyorlar.
28 Eyl 2012
25 Eyl 2012
Yüksek teknolojili savaşlar
İslam dünyasında hiddetli bakışlar ABD’ne yöneltilirken,
Almanya, küresel çapta beklenen bölgesel müdahale savaşlarına son hızla
hazırlık yapıyor. Almanya’nın yaklaşık olarak 20 yıldan beri hummalı bir çalışma
ile yürüttüğü bu hazırlık ise nedense dünya kamuoyunda pek dikkate alınmıyor.
17 Eyl 2012
Kırmızı çizgiler ve savaş planları
Bingazi’de ABD büyükelçisinin linç edilmesi dinî
fanatizmin Libya’da da aldığı korkunç boyutları – artık kaçıncı defa – gözler
önüne serdi. Aslında büyükelçi ve üç memurunun linç edilmesi, tam anlamıyla bir
»çağırdığım hayaletleri, başımdan def edemiyorum« vakası. Çünkü islamist terör
ve linç olaylarının dünya çapında artması ile, bilhassa ABD’nin savaş
politikaları arasında kopmaz bir bağlantı var.
11 Eyl 2012
Yabancı gözüyle gazeteciler davası
Ya da; Trajikomedik hukuk tiyatrosu
nasıl oynanır?
İstanbul, 11
Eylül 2012
Almanya'dan, 10 Eylül'de başlayan tutuklu gazeteciler davasını
izlemek için gelme hazırlığı yaptığımızda, davanın güncel
yaşantımızda hiç de alışık olmadığımız sahnelerce
resmedileceğini biliyorduk. Ama bir Almansanız ve gerek siyasi
yaşamınız da gerekse de gazeteci çalışmalarınızda Alman
mahkemeleriyle içli dışlı olduysanız, mahkeme ciddiyetine ve en
asgari seviyede demokratik hukuk devleti esaslarına uygun muhakeme
yapılmasını beklersiniz. Çünkü bilirsiniz ki, Almanyalı bir
hukukçu, hele hele o hukukçu bir hakim veya savcıysa, “şaibeli
hüküm” veya “siyasi etki altında kalma” suçlamalarını
yapılabilecek en büyük hakaret olarak algılar ve toplumun en
muhafazakar kesimleri bile yargı bağımsızlığını en az sizin
kadar savunurlar.
6 Eyl 2012
Basın ve fikir özgürlüğü güvence altına alınsın – Tutuklu gazeteciler serbest bırakılsın!
Frankfurt am Main, 6 Eylül 2012 – Alman
gazetecileriden, siyasetçilerinden ve vakıf temsilcilerinden oluşan bir heyet,
Türkiye’deki tutuklu gazetecilere karşı başlatılacak olan duruşmaya mahkeme
gözlemcisi olarak katılmak üzere İstanbul’a geliyor. Heyette uluslararası hukuk
uzmanı ve eski milletvekili Prof. Dr.
Norman Paech, DIE LINKE Hessen meclis grubu başkanı Willi van Ooyen, Neues Deutschland gazetesi genel yayın yönetmeni Jürgen Reents, ver.di sendikası Alman
Gazeteciler Birliği (dju) federal yönetim kurulu üyesi Joachim Legatis, Hessen Rosa Luxemburg Vakfı yöneticisi Murat Çakır, insan hakları aktivisti Wolfgang Kanz ile gazeteciler Edgar Auth, Dinah Riese, Benjamin Hiller
ve dju-Münih yönetim kurulu üyesi Michael
Backmund yer alıyorlar. 9 – 12 Eylül 2012 tarihlerinde İstanbul’da kalacak
olan heyet, duruşmaya gözlemci olarak katılmanın yanısıra sendikacılar,
gazeteciler, insan hakları aktivistleri, parti temsilcileri ve milletvekilleri
ile de görüşmeler yapacak.
Basın ve fikir özgürlüğü
Burjuva demokratik hukuk devletinin varlığının en önemli,
yani olmazsa olmaz göstergesi, basın ve fikir özgürlüğünün hiç bir gerekçe ile
engellenmeksizin, baskı ve sansür altına sokulmadan kullanılabilmesidir. Bu
özgürlüklerin kullanılamadığı bir ülke, serbest ve doğrudan seçimler
yapılabilse bile, demokratik değildir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)