21 Eki 2011

Ölüm hâlâ Almanyalı bir usta!

Bilgisayarın başına bu yazıyı yazmak için oturduğumda, ajanslar Libya lideri Muammer Gaddafi’nin öldürüldüğü haberini veriyorlardı. NATO birliklerinin de katıldığı »sürek avı«, Gaddafi’nin ölümüyle sonuçlandı. Kuşkusuz bir despot olan Gaddafi’nin öldürülmesi, Libya’da yeni bir dönemi açacak, ancak bu dönem Gaddafi’yi aratacak mı, işte o belirsiz. Gaddafi öldürülmese, yakalanıp, bir mahkeme önüne çıkarılsaydı, Libya’nın geleceği farklı bir yön alırdı. Ama bu bir spekülasyon. Gelişmeleri hep birlikte göreceğiz.
Gaddafi’nin öldürülmesi haber sayfalarını doldurduğundan, başka bir haber hemen kayboluverdi. Almanya’nın önde gelen araştırma kurumlarından EMNİD’in yaptığı bir araştırmayı gerekçe gösteren DIE LINKE meclis grubu, EMNİD’e göre halkın yüzde 78’i yurtdışına silah satışına karşı çıkıyor, Federal Parlamento’ya yurtdışına silah satışını yasaklamak için toplam 16 karar tasarısı sundu. CDU/CSU, FDP, SPD ve Yeşiller’den oluşan parlamento çoğunluğu karar tasarılarının hepsini reddetti.
»Arap baharını« pek bir heyecanla karşılayan Almanya hükümeti, nedense despotlara ve diktatörlüklere sattığı silahların çetelesinin çıkartılmasından hoşlanmıyor. Bir tarafta »Arap ülkelerinde demokrasinin gelişmesi için« elinden geleni ardına koymayan (!) hükümet, diğer taraftan Arap dünyasında ayaklanmalara neden olan rejimleri sonuna kadar desteklemeye devam ediyor. En son basına sızdırılan haberlerden Almanya’nın Suudî Arabistan’a »halk ayaklanmalarına karşı kullanılmak üzere« tank ve teçhizat sattığı ortaya çıkınca, hükümet zor durumda kalmıştı. »Ulusal Güvenlik« gerekçesiyle bugüne kadar silah satma kararının ayrıntıları gizlenmeye çalışılıyor.
DIE LINKE meclis grubu verdiği karar tasarılarıyla sadece hükümetin değil, SPD ve Yeşiller muhalefetinin de gerçek yüzünü ortaya çıkardı. Zaten Almanya’nın Libya’ya karşı başlatılan NATO operasyonlarına katılmamasını eleştiren SPD ve Yeşiller ne denli »barış« yanlısı olduklarını göstermişlerdi. Silah satımının yasaklanmasını isteyen karar tasarılarını reddetmekle, bunu bir kez daha kanıtladılar.
Karar tasarılarında, Almanya’nın son on yılda sadece Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerine toplam 3,5 milyar Avro’luk silah sattığı vurgulanmakta. Federal Hükümet 2009 yılında toplam 7 milyar Avro’luk silah satımı sözleşmesini onaylamış. Bu arada halka kesilen kriz tedbirlerinin daha da sertleştirilmesi istenilen Yunanistan, Almanya’nın silah satımı cirosunun yüzde 14’lük bölümüne sahip ve yüzde 15 ile birinci olan Türkiye’den sonra ikinci sırada geliyor. Yüzbinlerce memuru işten çıkartıp, sosyal kısıtlamalar ve özelleştirmelerle borç batağından kurtulması (!) istenen Yunanistan’dan hiç kimse, silahlanmada tasarruf etmesini istemiyor elbette. Sanki satın alınan silahlar için oyuncak parayla ödeme yapılıyormuş gibi.
2003’ten 2006’ya kadar Birleşmiş Milletler Örgütü’nün silah kontrolörlüğünü yapan ve DIE LINKE milletvekili olan Jan van Aken, satılan silahların her zaman savaşlarda ve bilhassa içsavaşlarda kullanıldığını söylüyor. Van Aken, dünyada Alman silahlarının kullanılmadığı tek bir ihtilaf bölgesi olduğunu vurguluyor. Örnek olarak da en son Libya’daki »ayaklanmacıların« kullandığı Heckler+Koch hücum tüfeklerini gösteriyor.
DIE LINKE meclis grubu şu anda güncel olarak Kuzey Afrika ve Ortadoğu’nun, içsavaşların sürdüğü ve insan haklarının masif bir biçimde zedelendiği ülkesine Almanya’dan silah satışının yasaklanmasını istiyordu. Bu şekilde, EMNİD araştırmasında, silah satışının yasaklanmasını isteyen yüzde 73’lük bir kesimin istemlerine de tercüman oldu.
Ancak Almanya’nın »Büyük Koalisyonu« sadece ve sadece tekellerin istemlerini yerine getirdiğinden, halkın ezici çoğunluğunun bu istemine kulaklarını tıkıyor. Almanya hükümeti ve en kısa zamanda görevi devralmak isteyen SPD ve Yeşiller, pek vatanperver olarak Alman silah tekellerinin ölüm ticaretine devam etmelerini istiyorlar – hem de, »silah sanayiindeki işçilerin iş yerlerini koruma mükellefliği« gerekçesiyle.
Libya ve dünyanın muhtelif yerlerindeki ihtilaflar bir gerçeği yeniden ve yeniden kanıtlamaya devam ediyorlar: Ölüm, hâlâ Almanyalı bir usta!