»Silah
satışı sadece kalifiye işyerlerini güvence altına almaz, aynı zamanda askerî ve
jeostratejik çıkarların korunmasına yardımcı olur. Rekabet yetisine sahip olan
bir silahlanma sanayii, Federal Ordu’nun dünya çapında gücünü garanti altına
alır. Kuzey Kore ve İran gibi dünya barışını tehdit eden ülkelere silah
satışının yasak olmaya devam etmesi gerekmektedir. Suudî Arabistan ve Katar ne
demokrasi ne de çağdaş hukuk devletleridir, ancak fiîlen Batı’nın
müttefikleridirler. Tahran ile olan ihtilafta bu devletleri desteklemek, yanlış
bir şey değildir«.
Bu satırlar Almanya’da yayımlanan ve günlük tirajı
70 binin üzerinde olan Neue Osnabrücker
Zeitung’un sayfalarında yer alan bir yorum. Ve bence Almanya Federal
Cumhuriyeti’nin devlet aklına tercüman oluyor. Aynı zamanda da Alman
egemenlerinin ikiyüzlülüğüne...
Pazartesi günü Financial Times’ın Almanca sayısı
Katar Emirliği’ne 200 Leopard 2 tanklarının satılacağını haber vermiş ve
Federal Hükümet yayınlanan haberlerin doğruluğunu onaylamıştı. Yapılan resmî
açıklamalar, bu yeni tank satışının doğrudan NATO’nun körfez ülkelerine yönelik
yeni stratejisinin bir parçası olduğunu doğruluyor. Yani NATO’nun »Esnek
Ortaklık Sistemi« tam gaz uygulamada.
Federal yasalar demokratik olmayan (!) ülkelere
silah satışını yasaklamakta. Ancak söz konusu NATO’nun stratejik çıkarları
olunca, Federal Parlamento’nun koyduğu bütün sınırlar ortadan kalkıyor. Merkel
Hükümeti yaptığı bir açıklamada, »altı Körfez Kooperasyon ülkesine, NATO üyesi
olmasalar da, stratejik nedenlerden dolayı silah satılabilir« kararını aldığını
belirtti. Financial Times’a verilen bir demeçte, bu silah satışının »Katar gibi
önemli NATO ortaklarını Libya benzeri operasyonlara daha güçlü katabilmek ve
İran’ın bölgedeki karşıtlarına cesaret vermek için böylesi silah satışlarının
gerekli olduğu« vurgulanıyor.
Katar Emirliği’ne satılacak olan 200 tank, Suudî
Arabistan’a daha önce satılan 270 tankla birlikte hesaplandığında, ki bu
tanklar özellikle »ayaklanmalara karşı başarılı« diye tanıtılıyor, Körfez
monarşilerinin NATO ülkelerinin Ortadoğu’nun yeni düzenlenme projesinin en
önemli ortakları hâline geldiklerini kanıtlıyor.
Anımsanacağı gibi Bahreyn’deki halk ayaklanması,
Almanya’dan satın aldıkları tanklarla Suudî ordusu tarafından geri
püskürtülmüştü. Katar ise gene Almanya’dan satın aldığı silahlarla Libya’daki
operasyonlara katılmıştı. Şimdi ise her iki ülkenin Suriye’deki silahlı terör
örgütlerine verdikleri destekler, hiç yüzleri kızarmadan »demokrasinin
geliştirilmesi için gerekli olan yardımlar« olarak lanse ediliyor. Suudî
Arabistan ve Katar Emirliği, dünya kamuoyu ile adeta alay edercesine BM Genel
Kuruluna, »Suriye’de demokratik bir toplumun kurulması için« karar tasarısı
sunabiliyorlar.
İnsanın aklına ister istemez bir deyiş geliyor:
»Dinime küfreden bari Müslüman olsa«. Sanki Körfez Kooperasyon ülkeleri
demokrasinin beşiğiymiş de, kimsenin haberi olmamış! Federal Hükümet bu
ülkelerin demokratik ve çağdaş hukuk devleti olmadıklarını vurgulamakla
birlikte, silah satışının »Suriye’ye demokrasi getirecek adımları
destekleyeceğini« açıklayabiliyor. Tam bir »bozacının şahidi şıracı« vakası!
Şansölye Merkel Mayıs ayında Chicago’da yapılan
NATO Zirvesinde stratejik nedenlerden dolayı silah satışının yapılabileceği
üçüncü ülkeler listesinin hazırlanmasını istemiş, ama başarılı olamamıştı.
Bunun üzerine Dış Ticaret Hukuku’nda değişiklik planları geliştirilmiş ve
böylelikle, şimdilik seçim telaşında olan ABD’nin olası vetosundan bağımsız
hareket etme olanağına sahip olmaya çalışılmıştı. Henüz Alman Parlamentosu bu
değişikliği onaylamadı. Ancak SPD ve Yeşillerin de desteği ile bu değişikliğin
kabul edilebileceği beklenmekte.
Kısacası Almanya silah tekellerinin dünya çapında
bir numara olabilmeleri için elinden geleni yapıyor ve »ölüm, Almanyalı bir
usta« olmaya devam ediyor.
Peki, NATO’nun »Esnek Ortaklık Sistemi«
uluslararası silah tekellerinin kârlarını garanti altına alırken Türkiye ne
yapıyor? Taşeronlukla kedi masasındaki yerini garanti edebileceğini zannediyor.
Ama giderek kendi toprak bütünlüğünü tehlikeye attığını göremiyor.