25 Şub 2011
Libya: Yeni bir savaş cephesi mi?
Arap dünyasındaki ayaklanmalar karşısında çekingen davranan ABD ve AB, Libya söz konusu olunca farklı bir tavır almaya başladılar. Israil’in defalarca işlediği bariz savaş suçlarına karşı BM Güvenlik Konseyi’nin kararlarını her defasında veto eden ABD, birdenbire Kaddafi Rejimi’ne karşı çıkartılan bir açıklamayı onaylayıverdi.
18 Şub 2011
Ah, Filistin!
Tunus ve Mısır’dan başlayarak Arap dünyasını etkisi altına alan ayaklanma dalgası yayılıyor. Ürdün, Yemen derken Cezayir ve Libya’da da protestolar başladı. Aynı zamanda da ABD ve AB bölgedeki etkilerini sürdürmek için büyük çabalar sarf ediyorlar. Ancak tüm bunlar olurken, Filistin dikkate alınmıyor.
11 Şub 2011
Su kaynadı!...
Mübarek sonrası Mısır üzerine düşünceler
Toplumların hareketlendiği bazı dönemlerde zaman öylesine hızlanır ki, değil yazılanların, söylenenlerin dahi ömrü dakikalarla ölçülür olur. Mısır’daki kalkışma bunun en güzel örneği. Hüsnü Mübarek’in Kahire’yi terk ettiğini duyup, bu yazıyı kaleme almaya başladığımda tam da bunu düşünürken, ajanslardan Mübarek’in istifa ettiği haberlerini okudum.
Toplumların hareketlendiği bazı dönemlerde zaman öylesine hızlanır ki, değil yazılanların, söylenenlerin dahi ömrü dakikalarla ölçülür olur. Mısır’daki kalkışma bunun en güzel örneği. Hüsnü Mübarek’in Kahire’yi terk ettiğini duyup, bu yazıyı kaleme almaya başladığımda tam da bunu düşünürken, ajanslardan Mübarek’in istifa ettiği haberlerini okudum.
Batı, Türkiye’yi neden örnek gösteriyor?
(10 Şubat 2011, Perşembe günü kaleme alınmıştır)
Arap dünyasındaki kalkışmalara hazırlıksız yakalandığı her hâlinden belli olan Batı, Ortadoğu’daki gelişmelerin etkilemek için büyük çaba sarf ediyor. »Ortadoğu’ya hakim olan, dünyaya hakim olur« bakışının Batı için geçerliliğini yitirmediği görülüyor. Analistleri, gizli servisleri, elçilikleri ve bakanlıklarıyla AB, ABD ve Almanya gibi tek tek devletler etkileme mekanizmalarının çarklarını tüm hızıyla işletiyorlar.
Arap dünyasındaki kalkışmalara hazırlıksız yakalandığı her hâlinden belli olan Batı, Ortadoğu’daki gelişmelerin etkilemek için büyük çaba sarf ediyor. »Ortadoğu’ya hakim olan, dünyaya hakim olur« bakışının Batı için geçerliliğini yitirmediği görülüyor. Analistleri, gizli servisleri, elçilikleri ve bakanlıklarıyla AB, ABD ve Almanya gibi tek tek devletler etkileme mekanizmalarının çarklarını tüm hızıyla işletiyorlar.
8 Şub 2011
Kahire, Kudüs’ten nasıl görünüyor?
Arap dünyasındaki, özellikle Mısır’daki gelişmelere Israil’den devlet ve toplumun bakışı
Tunus’da başlayarak, Arap dünyasını bütünüyle saran özgürlük ve demokrasi ateşi, doğal olarak Israil’i yakından ilgilendirmekte. Israil devleti ve apartheid rejimi hakkında hayli yazılıp-çiziliyor, ama bunlar genellikle Israil yönetiminin Filistinlilere karşı Gazze Şeridi ve Batı Şeria’daki politikalarıyla sınırlı. Buna karşın Arap dünyasındaki kalkışmaların Israil’de nasıl görünüp, değerlendirildiğine dair bilgiler pek fazla değil, daha doğrusu ben fazlacasına rastlamadım.
Tunus’da başlayarak, Arap dünyasını bütünüyle saran özgürlük ve demokrasi ateşi, doğal olarak Israil’i yakından ilgilendirmekte. Israil devleti ve apartheid rejimi hakkında hayli yazılıp-çiziliyor, ama bunlar genellikle Israil yönetiminin Filistinlilere karşı Gazze Şeridi ve Batı Şeria’daki politikalarıyla sınırlı. Buna karşın Arap dünyasındaki kalkışmaların Israil’de nasıl görünüp, değerlendirildiğine dair bilgiler pek fazla değil, daha doğrusu ben fazlacasına rastlamadım.
4 Şub 2011
Mısır ordusu kimin hizmetinde?
Kahire’nin Tahrir Meydanı’nda rejimin paralı bekçileri özgürlük isteyen insanlara atlar, develer, taşlar ve sopalarla saldırırlarken, görüntüleri yorumlayan bir Alman gazeteci, gıpta ile Mısır ordusunun »ne denli sağlam durduğunu« anlatıyordu. Son günlerin Batı basınına bakıldığında, uzmanların ve yorumcuların paylaştığı yaygın görüş, »Mısır ordusu sağlam durdukça, islamist tehlike gelişemeyecektir« yönündeydi. Hatta kimi AB politikacısı, Mısır’da »düzenli geçiş sürecini« örgütlemek için ordunun artan önemine dikkat çekmekte.
»qwx – show ur lingua«
Kendisini »errorist« olarak tanımlayan bir sanatçı dostum var. Berlin’de yaşıyor ve bir Kürt olarak »erroristliğini« Kürtlerin maruz bırakıldığı baskı politikalarına karşı kullanıyor. »Errorist« etkinliğinde de tema olarak anadili işliyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)