Türkiye ve Ortadoğu’daki gelişmeleri genellikle
uzun vadeli jeostratejik çıkarlar çerçevesinde değerlendiren Cengiz Çandar, son
yazısında İtalya’da katıldığı toplantıda »Türkiye ve Kürdistan Avusturya-Macaristan
gibi olabilir mi?« sorusuyla karşılaştığını yazıyor. Gerçi Çandar’ın konuyla
ilgili ne düşündüğünü bilemiyoruz, ama soru incelemeye değer.
31 May 2013
23 May 2013
Ortaklaşabilenlerden misiniz?
25 Mayıs 2013
Türkiye’deki barış ve demokratikleşme yanlısı
güçlerin ajandalarına baktığımızda, doğal müttefik olması ve hükümet üzerinde
parlamento dışı baskı mekanizmasını kurması gereken kesimlerin »süreçte« parçalı
konumlanışları ve şüphesiz ciddî bir potansiyeli olan geniş toplumsal muhalefet
dinamiğini oluşturmadaki yetersizlikleri hemen göze çarpıyor. Ancak bu tespit
bir yanılgıya sebep vermemeli.
17 May 2013
Reyhanlı ve Suriye kumarı
Reyhanlı’daki korkunç saldırı, savaşın vahşetini,
sınır tanımadığını ve güncel barış sürecinin kırılganlığını göstermekle
birlikte, maskelerin düşüp, gerçek yüzlerin açığa çıkmasını da sağladı. Yanmış,
parçalanmış bedenler karşısında ıstırap duymadan, »siyasetin maliyetinden«
bahsedenleri, tuzu kuruların senaryolarını görünce, Susan Sontag’ın »Başkalarının
acılarına bakmak« adlı eserini yazarken neler hissettiğini daha iyi
anlayabiliyoruz.
10 May 2013
Kimin için, kiminle birlikte...
Almancada bakar-körlüğü tanımlayan güzel bir deyiş
var: »Ağaçların çokluğundan ormanı görememek«. PKK gerillalarının çekilmesinin
başladığı, uluslararası silah tekellerinin ülkede cirit attığı, Suriye’deki iç
savaşın bölgeye yayılma tehlikesinin akut olduğu, sınıf çelişkileri ile sosyal
ihtilafların keskinleştiği ve otoritarizmin devlet aklı hâline geldiği bir
dönemde yürütülen »barış ve demokratikleşme« tartışmalarındaki bakar-körlük
hayli belirgin. Halbuki dönem »kartal olmayı« gerektiriyor.
9 May 2013
Sağ popülizm taarruzda
»Toplumsal
Adalet« dergisinin Mayıs 2013 sayısında yayımlandı.
Yıllardan beri
Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde dikkat çeken bir fenomen nihâyet Almanya’ya da
ulaştı: Alternative für Deutschland – AfD (Almanya için alternatif) adlı parti
ile sağ popülizm Almanya’da da siyasî formasyonuna kavuştu. 14 Nisan 2013’de
Berlin’de kurulan AfD şimdiden Almanya medyasını hayli meşgul edecek gibi
görünüyor. Peki, bu partinin Almanya siyasî sahnesindeki etkisi ne olacak?
3 May 2013
»Ayrışanlar birleşecek!«
Willy hocanın söyledikleri kafamı karıştırmıştı.
»Ayrışarak birleşme« diyordu, »barış ve demokratikleşmenin yolunu açar«. Ne
demek istediğini anlamak için bir kez daha aradım. 1 Mayıs eyleminden
geliyordu. Bir iki hoşbeşten sonra, »söyle bakalım« dedi, »dilinin altındaki
baklayı çıkar«.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)