Uluslararası ilişkiler uzmanı ve
F. Alman barış hareketinin önde gelen isimlerinden Werner Ruf hoca, uzun
zamandır bir »Cihatçı Enternasyonal« oluştuğuna ve bu yapının emperyalist
müdahalelerle daha da güçlendirildiğine dikkat çekiyor. Ve devrimci güçleri,
özgürlük hareketlerini uyarıyor: »Musul düşse bile, bataklık kurutulmuş
sayılmaz!«.
28 Eki 2016
21 Eki 2016
Hillary Clinton’un gölgesi altında...
Burjuva basınında yer alan
yorumlara bakılırsa, Hillary Rodham Clinton’un ABD başkanı seçilmesinin önünde
hiç bir engel kalmadı. F. Almanya’nın en muhafazakâr kesimleri bile, ırkçı
yaklaşımları, militarist saldırganlığı ve sermaye yanlısı politikalarıyla
kendilerine çok yakın olan Donald Trump’ın yenilmesini istiyorlar. Sanki tüm
burjuva güçleri, hatta önde gelen Cumhuriyetçiler dahi, Cumhuriyetçi Parti’nin
başarısız olması için birleşmişler gibi. Neden acaba?
8 Eki 2016
Avrupa’nın militarize sınır koruması
Geçen Perşembe günü, kısa adıyla
»Frontex« olarak tanınan »Avrupa Sınır ve Sahil Güvenliği« kurumu yeni
sorumluluklarıyla güçlendirilerek yeni görevine başladı. Aslına bakılırsa
kurumun adını »Avrupa göçmenler ve mültecilerle mücadele ve geri püskürtme
kurumu« olarak değiştirseler, çok daha dürüst olurlardı. Çünkü buradaki temel
amaç, AB politikalarının militaristleştirilmesinin yanı sıra, Avrupa’yı
dünyanın lanetlilerinden korumak, görünmez duvarları daha da yükseltmek, refah
şovenizmiyle zehirlenmiş müreffeh Avrupa toplumlarını yoksul akınlarından
koruyor görünmek. Frontex bundan itibaren sadece sınırları »korumayacak«, aynı
zamanda sınır dışı etme işlemlerini »gerekli görülen her araçla« yapabilecek.
23 Eyl 2016
»Fırat Kalkanı«, cihatçılar ve F. Alman yardımı
F. Almanya-Türkiye
ilişkilerindeki »limonî« durum kimi liberal görüşe göre, F. Almanya’nın
»Erdoğan karşıtlığı« ile alakalı ve bu nedenle F. Almanya’nın patronajı
altındaki AB, Türkiye’deki gelişmelerden »hoşnut değil«. Bu da AB’nin
Türkiye’deki demokratikleşme çabaları için önemli bir »partner« olacağının
gerekçesi. Benzer yaklaşımlar Kürt kamuoyunda da görülebiliyor. Önceki
yazılarımızda bunun yanlış olduğunu, aksine F. Alman emperyalizminin AKP
rejiminin en önemli destekçilerinden biri olduğunu vurgulamıştık. Bunun altını
bir veriyle daha çizelim.
16 Eyl 2016
Sağ popülizmin gösterdiği gerçek
Yarın Berlin’de Senato seçimleri
yapılacak. Eyalet-Kent Berlin’deki seçim sonuçları önümüzdeki haftanın siyasî
tartışmalarını belirleyecek. Irkçı AFD partisinin Berlin Senatosu’na girmesi (tahminler
yüzde 15 civarında oy oranı öngörüyor), önceki seçimlerden sonra olduğu gibi
burjuva medyasının Merkel’in mülteci politikasını ve F. Hükümetin çizgisini
yeterince »Alman« olmadığı için eleştirmesine, AfD seçmenlerinin aslında haklı olduklarını
ve korkularının ciddiye alınmasını vurgulamasına gerekçe olacak. Sol cenahta
ise hükümet ortağı olunup-olunması tartışmaları yeniden alevlenecek. Kısacası,
»aynı tas, aynı hamam« devam edecek.
11 Eyl 2016
Avrupa’nın siyasî haritası değişiyor mu?
Can Dündar son yazısında Avrupa
ile ilgili bazı kehanetlerde bulunmuş: F. Almanya’daki son eyalet parlamentosu
seçiminde AfD denilen ırkçı partinin aldığı yüksek oya bakarak, »21. Yüzyıl’ın
›Manifesto‹su şöyle başlayacak: ›Avrupa’nın başında bir hayalet dolaşıyor:
Faşizm hayaleti...‹« tespitinde bulunarak, Suriye’nin Avrupa’nın siyasî
haritasını değiştirdiğini ileri sürüyor. Bu liberal bakış açısı hayli yaygın
olduğundan, Dündar’ın iddiaları irdelenmeye değer.
2 Eyl 2016
F. Alman emperyalizminin »sempatisi«
Türkiye aylardan beri F. Alman
medyasının gündeminden düşmüyor. Yaklaşımların hayli çelişkili olduğu da gözden
kaçmıyor. Çünkü F. Alman burjuva medyası ve politikacılar AKP rejimine, ama bilhassa
Erdoğan’a son derece eleştirel yaklaşırlarken, F. Hükümet gerek pratiğiyle,
gerekse de söylemleriyle »silah kardeşinin« yanında olduğunu gösteriyor.
Aslında bu çelişki gibi görünen, bir çelişki değil, F. Alman emperyalizminin
devlet aklının ifadesidir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)